Değerli Meslektaşlarım. Tüm eğitim çalışanı arkadaşlarımızı saygıyla selamlayarak başlamak isterim. Allah’ın selamı rahmeti bereketi üzerinize olsun. Değerli Dostlarım; Söze başlamak için binlerce fikir düşünce gelir aklıma…nereden başlasam diye düşünür insan.Yazı yazmaya yabancı biri değilim.ancak konu hassas,konu nazik,muhataplarımız da eğitim yöneticileri olunca gerçekten söze nereden başlasam diye düşündüm.. Milli Eğitim Bakanlığı 26/04/2025 tarihinde İl ve İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri yönetmeliğini yeniden düzenleyerek yayınladı.Her bir meslektaşim gibi ben de aldım okudum.tekrar tekrar okudum. Genel anlamda yönetmeliğin ruhuna dokunulmadan bazı değişiklikler yapılmış.Yeni hizmet birimleri ,yeni şubeler oluşturulmuş,Daha önce Şube olan kimi hizmet alanları birim haline getirilmiş.Doğrudan il Müdürüne bağlanmış.vs. Önceki yönetmelikde ve yeni yayınlanan yönetmelikte de değişmeyen bir şey var: “Teşkilat MADDE 5- (1) Millî eğitim müdürlüklerinde hizmetlerin şube müdürlükleri tarafından yürütülmesi esastır. Ancak niteliği itibarıyla özellik arz eden hizmetler doğrudan millî eğitim müdürüne bağlı birimler/bürolar tarafından yürütülebilir. Şube müdürlükleri, norm kadro sayısına göre birleştirilerek veya ayrılarak teşkilatlandırılabilir.” Milli Eğitim Bakanlığının teşkilatında merkezde ve Taşrada iş ve işlemler Şube Müdürlükleri eliyle yürütülür.İşin mutfağında onar vardır.yükü onlar taşır.Kurumsal Hafıza onlardadır.temel yapı taşı olan şube müdürleri yerinde durdukça da,üst yönetim gidip gelse de,;değişse de hizmetler aksamadan yürütülür. Yönetmelik yayınlandıktan sonra herkes kendince yorumlar yaptı. -Bu yönetmelikte “Koordinasyona atıf yapan tek bir kelime yok” -Bu yönetmelik şube müdürlerine ve yürüttükleri hizmetlere atıf var. Artık il Müdürleri Müdür Yardımcıları bu yönetmeliğe göre şube müdürlerine koordinasyon adı altında mobbing yapamayacaklar vs vs. Yönetmelik bu kadar açık ortada iken sayın Müdürlerimizin keyfi uygulamaları Şube Müdürlerini değersizleştirme,yok sayma,görmezden gelme davranışları giderek yaygınlaşmaktadır. Anadoluda güzel bir söz vardır.”Baş başa bağlı baş padişaha bağlı” derler.bu sözü ülke yönetimindeki hiyararşik düzen anlamında yorumlarsak,il müdürlerinin yönetmelikte olmayan uygulamalar,koordinasyon,vb uygulamalarda üst yönetimin izinden gittiği gerçeği ortaya çıkar. Milli Eğitim Bakanlığının Tepe yöneticilerinin Şube Müdürlerine bakışı otuz beş yıldır içinde bulunduğumuz bakanlığımızın kimi uygulamalarında açık ve net olarak görülür. Herkesin malumu olan işleri burada tek tek sayacak değilim. Ama birkaç tane adaletin katli anlamına gelecek uygulamayı da ifade etmeden geçmeyeceğim. Bakanlığımız 2013 yılında Şube Müdürlerine yönelik Rotasyon hazırlığı yaptı.Müracaatları aldı.Evini toplayan,hatta evini satan,eşylarının satan,yeni görev yerine göre hazırlık yapan binlerce şube müdürü ile alay edercesine…Tam Bakanlığın kendi yayınladığı iş takvimine göre sonuçların açıklanmasına saatler kala,Bakanlığın sitesine koyulan iki satırlık bir yazı ile rotasyon ertelendi. Rotasyonu isteyen vardır istemeyenler vardır.Bu bir bahs-i diğer.ama yapılan uygulama,yapılan Muamele onur kırıcıydı. 2014 yılında MEB yeniden bir rotasyon uyguladı.öncesinde aldığı 1709 Şube Müdürünü açık pozisyonlara atadı.yıllarını bu mesleğe vermiş,en mahrum yerlerde kervan geçmez kuş konmaz dağlarda derelerde tepelerde görev yapan ve rotasyon bekleyen arkadaşları,onların yanına lütfen atadı.sonuç:15 yıllık Şube müdürü gitti ki ne görsün.15 yıllık ekmeklerinin sonucunda bin bir zahmetle topladığı puanlarla gelebildiği il/ilçe Milli Eğitim Müdürlüğünün yan odasında dün atanan bir şube müdürü oturuyor. İçinizde bu gurupta atanan 1709 şube müdürü olduğunu biliyorum.Bana gücenebilirsiniz.Ama aydın Namusu”Doğruyu kim yaparsa yapsın,kim söylerse söylesin bu doğrudur diyebilmeyi,;yanlışı da kim yaparsa yapsın bu yanlıştır diyebilmeyi gerektirir.Tüm Şube Müdürü arkadaşlarmın aydın namusuna sahip olduğundan şüphem yoktur. Ama bu adil miydi.? Onurunuz kırılmadı mı? Şube Müdürlerinin sicil amirliği yetkisi alındı.. Yıllarca bir ilde ilçede İl Müdürlüğü İlçe Müdürlüğü yapmaya en liyakatlı arkadaşlarımız görmezden gelindi.başka yerlerden başka saiklerle daha liyaketsiz,daha beceriksiz kişiler mevcut Şube Müdürleri görmezden gelinerek il müdürü ilçe müdürü yapıldı. Hiç onurunuz incinmedi mi? Son olarak Öğretmenlik Meslek Kanunu çıkarıldı. Bu mesleği icra eden arkadaşlarımızın büyük çoğunluğu öğretmen kökenlidir.Şube Müdürü görevinden Müfettişlik görevinden Müdürlük Müdür Yardımcılığı görevinden ayrılan bir arkadaşın çok ekstrem bir durumu yoksa bakanlığın onu göndereceği yer okuldur. İl /ilçe Milli Eğitim Şube Müdürleri,İlçe Müdürleri,Müdür Yardımcıları ,Eğitim Müfettişleri,Müfettiş yardımcıları yok sayılarak meslek kanunu kapsamına alınmadı. Yetkili etkili sendika iki satırlık şu ifadeyi o meslek kanununa yazdıramadı. “Eğitim öğretim hizmetleri sınıfından Genel İdare Hizmetleri Sınıfına geçen İl /İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü,İlçe Müdürü ,İl Müdür Yardımcıları Uzman ve baş öğretmen ünvanını kullanır ve görevde olduğu sürece bu ünvanlar için ödenen tazminat ve haklardan aynen yararlanır.” Yetkili olmakla övünen sendika bunun için kılını kıpırdattı mı? Onurunuz kırılmadı mı? Yazıyı uzutmamak için daha fazlasının yazmıyorum. Değerli arkadaşlar; İşte EYSEN yıllara sari bu adaleti katleden ,bizleri yok sayan,görmezden gelen bizlere şaşı bakan bu anlayış ve uygulamalardan doğdu. Her bir birey, her bir insan, bizim değerlidir. Onuru ve şerefi korunmalıdır. Bu adaleti katleden uygulamalardan onuru kırılan… Ay yıldızlı al bayrak altında ,birlikte yaşama arzusu ve iradesi olan ,Üreten güçlenen Türkiye’den gurur duyan,ortaya çıkan bu ekonomik gücün hakça ve adil olarak paylaşılmasnı isteyen her bir Eğitim öğretim Bilim çalışanını EYSEN çatısı altında ,birlikte el ele,omuz omuza mücadele etmeye davet ediyorum. Davut Çalışkan Bursa İl Temsilciliği Başkan Yardımcısı
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır. Bu siteye giriş yaparak çerez kullanımını kabul etmiş sayılıyorsunuz.